21 Nisan 2014 Pazartesi

İmaj Dediğimiz Tam Olarak Neydi?



Yıllar önce 15-20 kişi, çok keyifli bir eğitim için haftada birkaç gün toplanıyorduk. Eğitimin "Anı yaşamak" olarak özetlenebilecek bir felsefesi de vardı. Bizler de çocuklar gibi yaşıyorduk her anı sonuna kadar. Çocukça da davranıyorduk üstelik sıkça.

Bir gün "Bari imajımı düzelteyim, koskoca kadınım," diyerek kek yapıp götürmüştüm toplantıya. İmaj'ı "görüntü" anlamında düşünmüş, beni yanlış tarif eden bir görüntüm olmasın demek istemiştim. Yani, "Bu kadar da aklı beş karış havada, lay lay lom biri değilim, bakın yemek memek de gelir elimden" demekti amaç. Çok makbule geçmiş, kapış kapış da bitmişti üstelik.

"Asıl öyle yapınca imajını bozmuşsun," diyenler oldu sonra. Aklım karıştı biraz. Ben kek yaparım zaten. Hatta ekmek de yaparım, pasta da. 

12 Nisan 2014 Cumartesi

Eski Bankacı, Yeni Yazar/Oyuncu Hakan Karahan Söyleşisi



Gülmeyi ve gülümsemeyi bilen, gülümsemesi samimi olan insandan korkmayacaksınız. İyi insandır o. Ben Hakan’la ne zaman görüşsem, o günüm gülümseyerek geçer. Gülümsemesi samimidir onun ve size de sirayet eder. Sormayı akıl edemedim sit-com yapar mı acaba diye, yapsa espri anlayışıyla, bazen muzip, bazen alaycı bakışlarıyla çok yakışır bence.

Hakan Karahan kimdir? En bilinen haliyle, Ak Menkul’ün genel müdürüyken, parayı, mevkiyi, rahatı elinin tersiyle itip önce yazar sonra da oyuncu olmaya kalkarak - 6 film, 3 dizi ve 9 kitapla, yapabilmiştir de bunu - hayatı "olması gerekenler" çerçevesinde yaşamaya alışmış herkesi şaşırtmış biridir.